Belkide yalandır dünya , biz aslında yaşamıyoruzdur , belki rüyadayızdır sonunu beklediğimiz bir rüyada sadece bu rüya biraz garip ne kadar dürtselerde uyanamıyorum unutamıyorum tüm yaşadıklarımı , bu günlerde küsüz gökyüzü ile birbirimizi görmeyelim diye dışarı bile çıkmıyorum uzanıyorum yatağıma yorganı boynuma kadar çekiyorum pencereyi hafif aralayıp gizlice izliyorum dışarıyı , çekiniyorum yaşamaktan bir kez daha '' ben '' olmaktan garipsemiyor değilim halimi ''ne yapıyorum ben böyle ? '' demiyor değilim kendime gelmek istiyorum , ayağa kalmak , hayata tekrar başlamak istiyorum , yeni bir ben olmak istiyorum , kızıyorum kendime sözümü tutamadım diye hani giderken söylemiştinya '' beni unut '' diye o gün bu gündür aklımdan hiç çıkmıyorsun baktığım heryerde yüzünü görüyorum deliriyormuyum yoksa ben ? kafam karıştı bu günlerde seni düşünmemeyi düşündükçe aklımdan gitmiyorsun etraftan duyduğum cümleler kafamda birbirine girdi birbirlerine takılmış beş kulaklığı açmaktan dahada zor insanın zihnini düşüncelerden kurtarması peki neden ister bir insan unutmayı ? her anıdan düşünceden kendini kurtarmayı ? '' geçti gitti '' diyip bir an önce sıyrılmayı ? bizi biz yapan yaşadıklarımız değilmiydi ? bunu anlayabilen insanlar ise unutmak yerine düşüncelerini en iyi arkadaşlarıyla paylaşırlar , peki ya hiç arkadaşın yoksa ? hiç arkadaşım kalmadı bu günlerde dışarı bile doğru dürüst çıkmadığımdan bağlarımız tamamen kopmuştu zaten benim en iyi arkadaşım aynadır her düşüncemi , sıkıntımı anlatırım ben aynaya beni hep dinler ve ben ağlarken asla gülmez oda çok dertli galiba ne anlatsam en sonunda hep başını öne eğiyor , içim daralıyor sürekli , yalnız değilim merak etme sen olmasanda sensizlik var şuan belkide beraber yürüdüğümüz caddelerde başkasıyla geziyorsun , korkarak elini tutuğum bankta başkasının dudaklarına yapıştın , belkide her baktığımız yerden uzaklaştn beni görmemek için , sen bütün bunları yaparken ben koltukta çaresiz oturup kahvemi yudumluyorum kanalları geziyorun bu gün hiçbirşey yok televizyonda belkide ben hiçbirşey göremiyorum ilk görüşte aşk gözümü kör etmiştir belki ? daralıyorum gittikçe dahada fazla kopuyorum senden hatırlarmısın beraber denize küçük taşlar fırlatırdık sen yokken denizde hep yüzünü görüyorum sonrada kocaman taş fırlatıyorum içimdeki seni öldürmek için , bu gün bir kağıda ismini yazdım ve küçük bir uçak yaptım rüzgara bıraktım belki bu şekilde bendende uzaklaşırsın diye , unutmaya çalışmak sadece zaman kaybettiriyor insana yerine başkasını koymaya çalışmak kendini kandırmanın en iyi yollarından biri gibi öyle değil mi '' unuttum ya ben '' diyip laf geçiştirmek kolay değilmi ? insan unutmak için önce içinde bitirmeli , gündüzleri yapacak birşey hep buluyorum zaman geçiriyorum yastığımın altındaki resmine hiç bakmıyorum , buluştuğumuz gün benden ayrıldığında sana vermekten vazgeçtiğim gül kurudu ama onuda hiç inclemiyorum heleki saatlerce asla bakmıyorum gündüzleri bizim şarkımızı hiç çalmıyorum sana söylediğim kelimeyi asla telaffuz etmiyorum garip ama belkide mutluyumdur ben gündüzleri peki ya geceleri ? sabah uyandığımda yastığım hiçbir zaman kuru kalmıyor '' erkek adam ağlamaz ulan '' felsefesine pek uymuyorum sanırım , heleki sensizliğe hiç alışamadım bazen gözlerimi açar açmaz telefona sarılıyorum yine mesaj atarsın sanıyorum '' günaydın aşkım '' diye sonra üzülüyorum çok kızıyorum sana niye yerime başkasını koydun diye darılıyorum sana yanındakinin resmini görünce '' şu yavşağı bana verseler '' diyorum sana '' bunun için mi bıraktın lan beni ? '' demeyi çok istiyorum ama yapamıyorum seni yağmurdan korumak için şemsiye olsam da mutluluğuna gölge düşürmeye kalkınca açılmıyor o şemsiye hiç yinede mutlu ol istiyorum bensiz olsan da hayatına rahatça devam et istiyorum benim gibi olma istiyorum gerçi pek umursadığın yok bizi , geçmişimizi senin için herşey '' geçmiş geçmiştir geçtiği gün bitmiştir '' kadar basit ve anlamsız senin düşünme yeteneğinin olduğunuda pek sanmıyorum açıkcası senin kafanda doğruların var ve onlardan asla kaçamıyorsun benim senden kaçamadığım gibi ne zaman senden kaçıp kurtulmak istesem etrafında daire çiziyorum , öyle bir bağlamışsınki kendini bana ne kadar hızlı terk edersen beni o kadar hızlı sürükleniyorum ardından sensiz kaldığım ilk günü hatırlıyorum , boşlukta hissetmiştim kendimi zaten uzun bir süre alışamadım bu duruma ezbere yaşamayı öğrendim sen gittikten sonra sabah kalktığımda ilk iş yüzümü yıkıyorum ardından da henüz açılmayan uykumla beraber masaya oturup bir şeyler atıştırıyorum sonra ise yatağa yönlendiriyor beni bedenim sensizlik epey yormuş beni anlaşılan dinlenmek için epey vakit buluyorum herşeyimden bir kez daha vazgeçiyorum ve senden hergün biraz daha kopuyorum seninle birlikte kayboluyor anılarım beraber çektiğimiz fotoğrafta belli olmuyor artık yüzün sanırım damlayan göz yaşlarım aşındırmış biraz adını yazdığım kağıtlar sarardı bu gün bir kez daha yaşlanıyorum henüz bu kadar gençken yüzümdeki bu kırışıklıkların sebebini anlamıyorum saçlarımda tel tel beyazlıyor artık genetik dedi doktor ailem varken tam çıkarken beni çağırıp '' herşeyi kafana takma '' diyede ekledi benim aklımda senden başka ne vardıki ? sen yokken çok hastalanıyorum annemin çorbası bile iyi gelmiyor bana , sensizken ateş basıyor hep duş alıyorum ama içimdeki yangına pek etki etmiyor ama olsun seni biraz daha aklımdan atıyorum hergün , her kalbim kırıldığında biraz daha vazgeçiyorum...
Her kalbim kırıldığında biraz daha vazgeçiyorum..
YanıtlaSil